2/05/2012

Gelişim: Fatih Terim

Bu ilk yazım aslında eski bir yazıdır. Yazıyı sezonun ilk yarısının bitiminden sonra yazmıştım. Tam olarak 15 ocakta. Üstünden birkaç hafta geçti ve olumsuz maç geçti ama düşüncelerim aynı. Yeni yazı yazmaya başlamadan önce, beni blogu açmaya vesile olan yazıyı birkaç küçük değişiklikle paylaşmak istedim.

Yarım sezonu geçti Fatih Terim'in yuvaya geri dönüşüne. İmparator'un dönüşüyle birçok şey değişti futbol Galatasaray'da, yepyeni bir sayfa açıldı. Bazı kişilerde soru işareti yarattı Fatih hocanın geri dönüşü haklı olarak, zira son gelişinde pek de başarılı olduk denilemez. Ben dahil bazıları da umutlandık Fatih Terim'in dönüşüne. Yalnız hemen hemen herkesin ihtimal vermediği birşey vardı: takımın bu kadar çabuk ve güçlü şekilde kendini toparlayıp şampiyonluğun en büyük adayı olacağı.

Nasıl ki futbolcular zamanla kendisini geliştirir, aynı şekilde de Terim'in kendini geliştirdiği gözle görülür bir şekilde belli oluyor.
Eski Fatih Terim inatçıydı. Bir futbolcuyu oynatmak istiyorsa oynatırdı, ne kadar başarısız olsa da. Milli Takım'da Servet - Gökhan ikilisini oynatıyordu. Bu sezon başı hazırlıklarında da yine aynı ikiliyi gördük, ama artık bu ikilinin iş yapamayacağını öğrenince Ujfalusi - Servet ile oynamaya başladık sezona. Eski Fatih Terim inat edip oynatırdı Servet - Gökhan ikilisini. Yalnız bunla da kalmayıp, Gökhan ve Servet'in oynayamayacağı Kayserispor maçında Semih Kaya'ya şans verdi ve Servet'i de yedek kulübesine yolladı. Şimdi ise maç kadrosuna bile zor giriyor Servet.
Taktik konusunda da inatcı davranmadı Fatih hoca. Sezon başında 4-3-2-1 dizilişiyle sahaya çıkıyorduk, ama 4-4-2'yi deneyip başarılı olduğumuzda da kendi istediği 4-3-2-1'i bırakıp 4-4-2'yle devam ettik.


Bir başka gözle görünür değişiklik ise basın toplantılarında belli oluyor. Eski Fatih Terim dışarıya karşı agresifti, asla kendinin hatalı olduğunu kabullenmezdi. Şimdi ise gayet sakin ve sabırlı olduğu göze çarpıyor. Açık açık her konuyu konuşuyor. İlgilendiğimiz futbolcuları ve transfer olasılıklarını bile detaylarıyla anlatıyor (tabi burda yönetimin de katkısı ve onayı önemli). Transferleri bu kadar açık konuşan bir teknik direktör ve yönetim şimdiye kadar Türkiye'de hiç görmedim.

Hatalı olduğunda bile hatalı olduğunu açık açık dile getiriyor, mesela Samsunspor maçı sonrası daha yeni sakatlıktan çıkan Sabri'yi oynatmasının hata olduğu hiç söylermiydi eski Fatih Terim? Hiç sanmıyorum.

Tabi ki yepyeni bir insan da olmadı Fatih hoca, bazı eski, Fatih Terim'i Fatih Terim yapan özellikleri de hala kendisinde.
Gençlerde de inatçılığını sürdürüyor Fatih hoca. Daha yarım sezon geri kulüpte olmasına rağmen Semih ve Emre'yi kazandırdı. Semih ilk maçında kalitesini gösterdi, ama bu Emre için pek geçerli değil. Fizik yetersizliği birkaç senedir vardı (hala da var) ve daha kendine güvenerek oynamıyordu. Ben açıkcası Emre'nin artık as takım kalitesine geleceğini pek sanmıyordum, ve benim gibi düşünen birçok kişi vardı. Belediye maçında ama sonunda patlama yaşadı ve Fatih hocanın kendisinde ısrarında ne kadar haklı olduğunu kanıtladı.


Son nokta belki de Fatih hocayı İmparator yapan en büyük özelliği. Yine Samsunspor maçı sonrası Pınar Argun'un "takımı devre arası uyardınız mı" sorusuna "uyarma kelimesi biraz hafif kalır" cevap verdiğinde Terim, hepimiz soyunma odasında neler olduğunu aşağı yukarı anladık. Ne kadar değişse de o her zaman İmparator olarak kalacaktır.
 


1 yorum:

  1. Eminim herkesin yüreginden geçeni yaziya dökmüsün.
    Allah Imparator'u basimizdan eksik etmesin!

    YanıtlaSil